İstanbul’da hissedilen 6.2 büyüklüğündeki depremin ardından, sismoloji alanındaki uzmanların farklı yorumları ve öngörüleri gündeme geldi. Bu durum, kamuoyunda kafa karışıklığına ve belirsizliğe yol açarken, deneyimli deprem bilimci Prof. Dr. Naci Görür, bu çelişkili değerlendirmeler hakkında önemli açıklamalarda bulundu.
Prof. Dr. Görür, böylesine büyük bir deprem sonrasında bilim insanlarının farklı görüşler ortaya koymasının doğal bir süreç olduğunu belirtti. Zira depremlerin karmaşık yapısı, fay hatlarının özellikleri ve yer kabuğunun tepkileri gibi pek çok faktör, değerlendirmelerin farklılaşmasına neden olabiliyor. Her bilim insanının elindeki verileri farklı açılardan yorumlayabileceğini ve bu durumun, olası senaryoların çeşitliliğini artırdığını ifade etti.
“Bilimsellikten Uzak”
Ancak Prof. Dr. Görür, bu farklı değerlendirmelerin kamuoyunda yanlış anlaşılmalara yol açmaması gerektiğinin altını çizdi. Bilimsel tartışmaların ve farklı görüşlerin, gerçeğe ulaşma çabasının bir parçası olduğunu vurgulayan Görür, önemli olanın, tüm bu değerlendirmelerin ışığında ortak bir akıl yürütülerek, en doğru ve güvenilir sonuçlara ulaşmak olduğunu söyledi.
Prof. Dr. Görür, İstanbul’un deprem gerçeğiyle yaşamaya devam ettiğini ve bu tür sarsıntıların gelecekte de yaşanabileceğini hatırlattı. Bu nedenle, bilim insanlarının farklı görüşlerini bir kenara bırakarak, ortak bir zeminde buluşup, halkı doğru bilgilendirmesi ve alınması gereken önlemler konusunda net bir yol haritası sunması gerektiğini vurguladı. Bilimsel tutarlılığın ve şeffaflığın, böylesi kritik zamanlarda halkın güvenini kazanmak ve doğru adımlar atmak için hayati önem taşıdığını sözlerine ekledi.
